İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Kültür Varlıkları Daire Başkanlığı’na bağlı İBB Miras ekipleri, yeni bir restorasyonun ilk etabını tamamladı. Yaklaşık 200 yıllık tarihi bina Feshane, “Artİstanbul Feshane” adıyla yeniden hizmete girdi. Artİstanbul Feshane; İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer ve önceki İBB başkanlarından Ali Müfit Gürtuna’nın katılımıyla açıldı.Açılışta sırasıyla, en genç sergi sanatçısı sıfatıyla Maria Rose, sanat eleştirmeni, yazar ve çağdaş sanat küratörü Beral Madra, İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat ve İmamoğlu birer konuşma yaptı.“MİRAS KAVRAMINI ÖNEMSİYORUZ”Artİstanbul Feshane’nin yeniden dönüşümünde emeği geçen her kişi, kurum ve kuruluşa teşekkürlerini ileten İmamoğlu, şöyle konuştu:* “İstanbul, fazla farklı ve özel bir şehir. İstanbul’u yönetebilmek, kesinlikle onun mübarek bir emanet olmak pozisyonuna oturtmakla başlıyor. Bu şehrin kadim tarihinin sorumluluğunu hep beraber üzerimizde hisseden bir ekibiz. Ve hiçbir anında bu duyguyu asla ruhumuzdan uzaklaştırmıyoruz. Özel ve soylu duygular bunlar ve bizi doğru yola doğru her zaman itiyor. İstanbul sevdaları, farklı duygularla anlatım edilebiliyor güncel yaşamda. Ama bizim duygularımız da onlar yok. Yani bazı duygular fazla çok bizi meşgul etmiyor; bayındırlık rantı, kupon arazi vesaire gibi duyguları ruhumuzda pek taşımıyoruz.* Biz, miras kavramını önemsiyoruz. Arkadaşlarım ‘İBB Miras’ diye karşıma bir marka getirdiklerinde, ben fazla etkilenmiştim. Bugün adalet ettiği yere bu markanın erişmesi de önemli. Tabii miras önemli fakat korunursa ve mirasa sahip çıkarsanız önemli. Şayet mirasyedi gibi davranırsanız Allah korusun. Tabii bu tavır ve tarz, şehre bazen fazla şey kaybettirebiliyor. Onların bu bakış açılarının tam tersine, biz şehrin gerçekten unutulmuş alanlarını ya da bir kısım sekteye uğramış, kaybedilmiş belki öbür duygularla beklemeye alınmış noktalarını fazla özenli çalışmalarla geleceğe hazırladık ve hazırlamaya devam ediyoruz.”“İSTANBUL’A BAKINCA PAHA BİÇİLMEZ BİR ECDAT YADİGARINI GÖRÜYORUZ”“İstanbul’a bakınca eşsiz bir dünya mirasını, paha biçilmez bir ecdat yadigarını görüyoruz” diyen İmamoğlu, şunları söyledi:* “Bu mirasın, bu yadigarı 16 milyon İstanbulluya, her yönüyle, en doğru biçimde ve en doğru ihtiyaçları karşılayan şekliyle kavuşturmanın yolculuğunu bu şehirde mevcut ediyoruz. Tarihsel ve kültürel sürekliliğin mevcut olması adına da bakıyoruz ki aslında İstanbul size her türlü fırsatı verebiliyor. Tarihi Fener Evleri, tarihi Kara Surları, Yerebatan Sarnıcı, Botter Apartmanı, Metro Han, Saint Pierre Hanı, Gülhane Sarnıcı, Kütüphane Troleybüs, Cendere Sanat Müzesi, Müze Gazhane, Haydarhane Camii, Seyyid Velayet Türbesi, Anadolu Hisarı, fazla yakında Rumeli Hisarı, Taş Mektep ve diğerleri…* Gerçekten her anında bir kaybolmuş bir yerin, hayata döndüğünde insanları nasıl ısıttığını da görüyorum. Bunlar; restore ederek, ihmal edilmiş metruk hallerine son vererek İstanbullularla buluştuğunda inanılmaz bir ruh kazanıyor. Yani şurada bir iyileştirici ruhun varlığını herkes hissedebiliyor diye düşünüyorum. Bu güzel listeye bugün Feshane’yi eklemenin de gururunu yaşıyorum.”“HALİÇ’İ BOYDAN BOYA TARİHLE, SANATLA, KÜLTÜRLE BULUŞMA NOKTASI HALİNE GETİRİYORUZ”Feshane’nin yeniden hizmete girmesiyle Haliç’in fazla özel bir sürece eriştiğine vurgu yapan İmamoğlu, şunları belirtti:* “Haliç’te, ne yazık ki bir yanlış projelendirmeyle noksan kalan ve tümden neredeyse üç kilometreye yakınını sökerek, sıfırdan başladığımız ve biraz önce buradan geçen tramvayı bitirmemizle, ki son bir kilometrelik kısmını da ağustos sonunda Eminönü Meydanı’na ulaşacak şekilde bitireceğimiz bu tramvayın bitişiyle, bu sahada İstanbul’a yeni nesil, pırıl pırıl, yaklaşık 800 bin metrekarelik yeşil alanı kazandırmış durumdayız.* Tabii bunu kazandırırken fazla farklı sanat alanlarını hem Balat tarafında hem Kasımpaşa tarafında İstanbul Büyükşehir Belediyesi eliyle yeni sanat alanlarını, yeni faaliyet ve kültürel alanları İstanbul’a hediye ettik. Hemen karşımızda daha geçen hafta açmış olduğumuz Su Sporları Merkezi’miz, İstanbul’un bu nadide coğrafyasına, yani ‘Altın Boynuz’ diye tariflediğimiz bu coğrafyaya, spor imkanı sağlamanın fazla özel bir noktası haline geldi. Yine bu bölümde, ‘Tersane Haliç’ diye özel bir kurumun yapmış olduğu çalışmaların eklenmesiyle, Haliç’i boydan boya bir tarihle, sanatla, kültürle buluşma noktası haline getiriyoruz.”