Muğla’nın Köyceğiz ilçesinde yaşayan sağduyulu vatandaşlar, ilçenin adeta bir şantiyeye döndüğünü, bunun 2021 yılı Sayıştay Raporunda da tespit edildiğini belirterek, AKP’li Köyceğiz Belediyesi hakkında şikayet dilekçelerini Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi’ne (CİMER) göndermeye başladı. Dilekçelerde bu savlarının, “2021 yılı Sayıştay Raporunda tespit edilen hususlar, ilçemizin adeta bir şantiyeye dönüştürüldüğünü, belediye ve öbür kamu kurum ve kuruluşlarının yaşanmakta olan kaçak yapılaşmaya nasıl göz yumduğunu kanıtlar mahiyettedir” ifadeleriyle kanıtlandığı da belirtildi.“DAHA ÖNCE SÖZCÜ DE YAZMIŞ, BAZI YERLERDE YIKIMLAR OLMUŞTU”Sözcü Gazetesi, ‘Yeni İmar Barışı’ haberlerine uyanık kişilerden inanılmaz plan” başlığıyla verdiği, “Muğla’nın bilhassa turistik ilçelerinde bazı uyanık vatandaşlar çevrede yayılan ‘Yeni İmar Barışı’ çıkacağı haberleri üzerine us almaz yeni sistemler uygulamaya başladı.Dört yıl önceki bayındırlık barışında kaçak binaların uydu görüntüleriyle tespit edildiğini öğrenen uyanıklar imarsız arsaları ile kat fazlası hakkı olmayan binalarının üstüne sadece çatı koymaya başladılar. Böylece yeni bir bayındırlık barışının gelmesi halinde, uydudan görünen çatılara, ‘orada hane vardı’ diyerek ruhsat alacaklarını düşünüyorlar” şeklindeki haber bölge yaşayanlarını da başkaldırı ettirmişti.‘BAZI BELEDİYELER YIKTI, AKP’Lİ BELEDİYE ALDIRIŞ ETMEDİ’Duyarlı vatandaşlar SÖZCÜ’ye yaptıkları ihbarlarda Köyceğiz ilçesinde bayındırlık affından önce 2 katın üzerine bu şekilde çatı yapıp kanundan sonra etrafını kapatıp üçüncü kat çıkanların bolluğu ortaya çıktığını da belirtmişti.Örneğin Yeni Mahalle’de çatıdan kat çıkartıp dört kata ulaşanlar bile olduğu ileri sürülmüş, hatta Zeytinalanı Mahallesi’nin genelde hep böyle yeni yapılar çatı-teras deyip hep üçer katın yapıldığı bile aktarıldığı dile getirilmişti.Bu haberin ardından CHP’li Fethiye Belediyesi harekete geçerek bazı mahallelerinde yıkımlar gerçekleştirmesine rağmen AKP’li Köyceğiz belediyesinde hiçbir işlemin yapılmadığını vatandaşlar CİMER’e gönderdikleri dilekçeleriyle de dile getirdi.İŞTE BİR VATANDAŞIN CİMER’E YAZDIKLARIVatanaşın CİMER’e yazdığı şikayet dilekçesi şöyle:“2015 yılından bu yana Muğla ili Köyceğiz ilçesinde yaşamaktayım. Köyceğiz’e yerleşme nedenim tabii ortamda, sessiz sakin bir ömür sürdürmek iken, taşındığım günden bu yana ilçenin inşaat ve emlak işiyle iştigal eden şahıs ve/veya firmalar tarafından açıkça nasıl bir yağmaya tabi tutulduğunun en yakın tanıklarındanım.Köyceğiz Belediye Meclisinde bilgisi verilen 2021 yılı Sayıştay Raporunda tespit edilen hususlar, ilçemizin adeta bir şantiyeye dönüştürüldüğünü, belediye ve öbür kamu kurum ve kuruluşlarının yaşanmakta olan kaçak yapılaşmaya nasıl göz yumduğunu kanıtlar mahiyettedir.Sayıştay Denetimlerinde de tespit edildiği üzere, yüzlerce kaçak yapıya göz yumulmuş, bunlarla ilgili olarak kesilen idari nakit cezaları öğrenim edilmemiş, kaçak binalarla ilgili olarak alınan yıkım kararları ise uygulanmamıştır.”‘HERKES İSTEDİĞİNİ YAPIYOR, ŞİMDİ DE SIĞLA ORMANLARINA GÖZ DİKİLDİ’CİMER’e gönderilen yazının devamı ise şöyle: “İsteyen şahıs ve/veya firma Köyceğiz’in ‘İmar Planına’ dahi uymaksızın istediği yere, ‘İmar Oranını’ bile dikkate almaksızın istediği ölçekte bina yapabilmektedir.Köyceğiz ilçe merkezi ve köylerinde satılacak meydan kalmadığından olsa gerek, son dönemde müteahhitlik firmaları Köyceğiz’in gözbebeği konumundaki ‘Sığla Ormanlarına’ da göz dikmiş bulunmaktadır. Sığla Ormanları Köyceğiz ilçesinin adeta ciğerleri konumundadır. Anayasa, Yasalar ve Cumhurbaşkanlığı Kararlarıyla koruma altına alınmış olmasına rağmen, ‘Özel Mülkiyet’ kavramın arkasına sığınan şahıs ve/veya firmaların yanı sıra, bilinçsiz civar halkı tarafından da Sığla Ağaçları kesilmekte/ katledilmektedir.Açıkça ‘Dünya Mirası’ Kapsamında bulunan, 20.02.1984 tarihinde yürürlüğe giren ‘Avrupa’nın Yaban Hayatı ve Yaşama Ortamlarını Koruma Sözleşmesi’ ile 17.05.1994 tarihinde yürürlüğe giren ‘Özellikle Su Kuşları Yaşama Ortamı Olarak Uluslararası Öneme Sahip Sulak Alanlar Hakkında Sözleşme’ gibi Uluslararası Sözleşmelerle de hal açıkça belirtilmişti. Yani ‘Koruma Altına Alınması’ sağlanan ‘Endemik’ ve ‘Relikt’ bir türe ait olan Sığla Ağacı katliamları konusunda kamu kurum ve kuruluşlarının, mülkiyet durumunu göz önüne almaksızın acilen lüzumlu koruma tedbirlerini alması şarttır.”BU SÖZLEŞMELERE RAĞMEN SIĞLA, ORMAN TAHDİT SINIRLARI DIŞINA ÇIKARILDIAçıklanan sözleşmelere uyulmayıp Sığla’nın orman tahdit sınırları dışına çıkarıldığının da belirtildiği yazıda, “Hal böyle iken, ‘İçerisinde Yüzlerce Sığla Ağacının bulunduğu’ ve ‘Orman Vasfını Koruyan Özel Ormanlık Alanın bir kısmı’, ‘Orman Tahdit Sınırları Dışına Çıkarılmış’ bulunmaktadır.Günümüzde, Orman Tahdit Sınırları Dışına Çıkarılan bu parsellerdeki Sığla Ağaçları; mülkiyet sahibi kişi, ya da inşaat firmaları tarafından, ‘Kesilecek Olan Ağaçların Sığla Ağacı Olduğundan Bahsedilmeksizin’, ağaç kesimi için Orman İşletme Müdürlüğü’ne başvurmaları sonucu, ‘Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’ndan herhangi bir ruhsat dahi alınmaksızın, Orman İşletme Personeli tarafından kesilmek üzere işaretlenmiş bulunmaktadır” ifadeleri yer aldı.NELER İSTENİYOR?Dilekçede yapılması istenilenler ise şu şekilde sıralandı:-Mümkün olan en kısa sürede Köyceğiz Gülpınar Mahallesi 152 Ada, 8-10-12 Parseller ile Ulucami Mahallesi 116 Ada 110 Parselde bulunan “Doğal Sit Alanında Kesin Korunacak Hassas meydan Olarak”, “Kültür ve Doğa Mirası” kapsamında tespit olunan ve “öncelikli koruma altında bulunan Sığla Ağaçlarının kesimine ruhsat verilmemesini”,-Ayrıca, 12 Ada 58 Parsel, 152 Ada 1-2-8-10-12 Parseller de “Ormanlık Alan Dahilinde” olmasına rağmen, halihazırda “orman lejandından” çıkartılıp “arsa vasfına alınmış olduğundan” bahsi geçen alanlarla ilgili olarak da gereken denetimlerin yapılması hususunu, makamınızın bilgilerine, olurlarına ve tensiplerine saygı ile arz ve talep ederim.İlginizi ÇekebilirMuğla’da yeni kamu arazileri satılacak