Öğretmen Metin Lokumcu’nun; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başbakan olduğu dönemde Artvin’in Hopa ilçesine ziyareti sırasında yaşanan olaylarda polisin biber gazı kullanması nedeniyle yürek krizi geçirerek hayatını yitirmesi ile ilgili 13 polis hakkındaki yargılama bugün, Trabzon 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam etti. Saat 10.00’da başlayan duruşmada, daha önce tanık olarak dinlenmesine karar verilen polislerin ifadelerine başvuruldu.Tanık polis Ş.Ö., hadise günü imzası olan tutanakta geçen şahısları tanımadığını, bilmediğini ve Hopa’da o güne kadar vazife yapmadığını söyledi. Görev yerinin de Başbakanın geliş güzergahı olduğunu belirten tanık polis, “Benim orada güzergâh ve denetlemekle görevliydim, sahil yolundaydım” dediTanık polis A.C.A.; o güne dair fazla şey hatırlamadığını ve trafikten mesul olduğunu belirtti. Tanık polis, “Olay günü trafikten sorumluydum. Herkes gibi ben de telsiz taşıyordum. Telsizden müdahale anonsu duydum. Sanırım anonsu geçen kaymakam beydi” diye konuştu.Tanık polis E.U.; o gün Hopa’da miting yapılacağı için görevli olduğunu belirterek, “TEM emniyet büro amirliğinde görevliydim. Herhangi bir yerde sabit değildik” ifadelerini kullandı.Tanık H.A., bulundukları yerden miting alanının görülmediğini belirterek; “Olay tarihinde AK Parti İlçe binasında görevliydim. Olayın olduğu bölgeye 500-600 metre kadar uzaklıktaydım, hadise yeri gözükmüyordu. Saat 11 gibi bir küme geldi. Resmi üniformalı polislere taş atmaya başladılar. ‘Yapmayın, etmeyin’ dedik. AK Parti ilçe binasının altındaki çay ocağının camları kırıldı, yakınımızdaki araçlar ziyan gördü. Bizde geri çekildik daha sonra onlar da gitti” dedi.“TUTANAĞI İMZALADIĞIMI HATIRLAMIYORUM”Olay günü, güzergahtan mesul olduğunu belirten tanık polis İ.D., “Güzergahta olduğum için miting alanında değildim. Tutanağı imzaladığımı hatırlıyorum ama. Hazırlanırken orada değildim” beyanını verdi.Tanık olarak ifadesine başvurular R.C.; hadise günü trafikten mesul olduğunu söyledi. R.C.” Trafik ekipleriyle beraber Hopa girişindeydik gelen araçları yönlendirmek için. Dönemin terör amiri geldi karakola akşam. Tutanağı gösterdi. Geç saatti. Ben de karakolun üstündeki lojmanda oturuyordum. İbrahim Atakul terörden mesul amirdi herkes imzaladı sen kaldın dedi. Ben hatta bu saatte ne tutanağı dedim. Ben doğru düzgün okumadım, herkes mevcut diye imzaladım” diye konuştu.“TUTANAK TUTULDU, GÖREVLİ OLAN HERKESE USUL OLARAK İSİM AÇILIR”A.H.K.; o tarihte Güvenlik Şube Müdürü olarak görevli oluğunu söyleyerek, “Bir tutanak tutuldu. Görevli olan herkese usul olarak isim açılır. O dizi T.V. ile beraber Batum tarafında Başkanı bekliyorduk, olayları telsizden duyduk” dedi.K.B. ise şunları söyledi:* “Miting alanına giriş noktasıydım, tutanağı müşterek tuttuk. Bir sürü bilgi ekleyen amirler vardı. Metin Lokumcu’yu hatırlıyorum. Pankartları gördüm, inşaattan taş ve kalas atıldığını hatırlıyorum. Metin Lokumcu daha fazla benim önümde hareket ediyordu. Elinde taş gördüm fakat kimseye attığını görmedim.* Arkasındaki kişilere cihet veriyordu öncülük ediyordu. Olaylardan sonra birisinin fenalaştığını öğrendim. Beni de hastaneye gönderdiler. Yolda giderken o kişinin Metin Lokumcu olduğunu öğendim. Lider görünüşlüydü, mavi gömlek ve kot pantolon giyiyordu.”C.Y., o devre karakolda olduğunu belirterek, “Olay bitmiyordu daimi taş geliyordu. Arabalara gelen taşların sesini fazla iyi hatırlıyorum. Çevik kuvvette gaz kullanmak zorunda kaldı. Sakin duran insanlar değillerdi. Gaz kullanılmışsa o seviyeye gelinmiştir demek ki…” ifadelerini kullandı.Tanık polis İ.A; “Olay tutanağını hatırlıyorum. O devre Hopa terör ve emniyet büro amiriydim. Miting alanının etraf güvenliğiyle alakalı görevliydim. Hopa meydanında toplanan bir küme vardı. Ellerinde megafon vardı. Burada fiil başlayınca mitingin güvenliği açısından müsait değildi. Kaymakam, vali ve emniyet müdürü tarafından müsait görülmedi. Benim tutanağa attığım imza tüm olayları gördüm biliyorum anlamında değil, ben de tanık oldum bazı anlarına. Hopa ufak bir yer. Ben tanımıyorsam öbür yanımızdaki görevli tanıyor. Bu kişilerin tespitiyle oluyor” dedi.Uzman olarak duruşmada dinlenen Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, şöyle konuştu:* “TTB tarafından, heyet olarak görevlendirilmiştik. Ölümle kullanılan gazlar arasındaki illiyetle alakalı araştırma ve değerlendirme yapılmamız istendi. Görüntülerde Metin Lokumcu’nun elinde limon var. Özellikle o dönemler limonun aslında ciltte tahriş edici özelliğini arttırıyor. Ancak limon olması elinde bilinen algıyla gaza maruz kaldığını zaten gösteriyor. Yine görüntülerde gaz bulutlarının içinde görünüyor.* İki cin gaz kullanılmış. Biri sıvı şeklinde, tüpün içinde taşınan bir de tüfekle atılan CS denen, biber gazı diye bilinen gaz kullanılıyor. Otopsi raporunda akciğerde kanamalı alanları takip ediyorlar. Yine damarlarda birtakım değişiklikler var. Damarlarda tıkanıklığı mevcut mı? Hayır yok. Yüzde 40-50’lik kireçlenme alanları var. Bu alanlar düzey olarak kalbin dolaşımını bozan bir etkiye sahip değil. Kalp krizinden söz ediliyor. Bir beyaz meydan tarif edilmiş. Bu bir yürek krizini mi gösteriyor yoksa öbür bir şeyi mi? Öyle olsa bu alanda bir çatlama olurdu. Bunu bir yanlış tanı olarak değerlendirmek mümkün.”Tanık beyanlarının alınmasının ardından mahkeme heyeti, duruşmayı yarına erteledi. ANKA Günün Trend Videosu Daha fazla göster